8 Ekim 2014 Çarşamba

Gebelikte Kafein Tüketiminin Zararı Var mı?

Sponsorlu Bağlantılar:

Gebelikte Kafein Tüketiminin Zararı Var mı?
Kafein; çay, kahve, enerji içeceği ve kola gibi içeceklerde bulunmakradır­­. Plasentadan (kordondan) geçer ve bebeğim kan dolaşımına geçer­. Hayvanlarla yapılmakta olan deneyler, kafei­nin gelişmekte olan bebeğe türlü zararlı tesirleri­ni gösterdiği halde, son zamanlara kadar insanlar üzerinde başka bir tesiri gösterilemedi­. Ama en  son çalışmalar­dan bir tanesi, 1,5-2 fincan kahvenin eşdeğeri kafei­nin düşük riski­ni iki misline çıkardığı izlenimi­ni vermiştir­­. Elimizdeki bilgiler artana kadar, gününüze bir iki fincan kahve içmeden  başlamanız akıllıca olacaktır­­.

Kafeinli kahve, çay veya kolayı bırakmanız için ek nedenler vardır­­. Hepsin den  evvel kafei­nin idrar söktürücü tesiri vardır, anne ve bebek sağlığı için gereken  sıvı ve kalsiyumu beden­den  uzaklaştırır­­. Sık sık idrara gitme sorununuz varsa, kafein bunu artıracaktır­­. İkincisi kahve ve çay bilhassa krema ve şekerle içildiyse, tıkayıcıdır ve gereksiniminiz olan doyurucu gıdalara olan iştahınızı azalta­bilir­­. Kola yalnız tıkayıcı değildir, ayni zaman­da bir­takım kimyasal maddeler ve gereksiz şeker ihtiva eder­. Üçüncüsü kafein hamilelikteki normal duygu durumu dalgalanmalarını artırıp, yeteri ka­dar dinlenmenizi engelleyebilir­­. Dördüncüsü kafein si­zin ve bebeğini­zin ihtiya­cı olan demirin emilimi­ni engelleyebilir­­. Beşincisi araştırmalara göre aşırı kafein tüketimi geçici anormal kalp atımı, hızlı soluk alma, yeni doğan­da titremeler ve ileride ki yaşamın­da daha sonra şeker hastalığı gelişimiyle sonuçlana­bilir­­. Son olarak gebeliğin erken  çağın­da kahveden  aldıkları tadı kaybeden  pek çok kadı­nın olması, doğanın gebe kadınları uygun olmayan maddelerden  koruduğunu düşündürmektedir­­.

Kafein Alışkanlığından Nasıl Kurtulunur?

Öncelikle bırakmak amacıyla motive olmanız gerekir­­. Bu hamilelikte basittir çünkü gaye bebeğini­zin yaşama olabildiği kadar sağlıklı başlamasını sağlamaktır­­. İkincisi kafeine niçin düşkün olduğunuzu belirlemek ve bu ihtiyacınızı gidermek amaçshy;lı yerine koyacağınız güvenli içecekleri saptamaktır­­. Eğer kahvenin veya çayın tadını seviyorsanız ve sıcak bir içecek sizi çekiyorsa kafei­ni alınmış bulunanları seçebilirsiniz (ama sütün, portakal suyunun veya başka doyurucu içeceklerin yeri­ni almasına i­zin vermeden)­. Kolayı tadı için içiyorsanız­. ara sıra kafeinsiz hafif içecekler içebilirsiniz­. Ama gebelik diyetinde hafif içeceklerin yeri yoktur, onun yerine yüzde 100 (tatlandırılmamış) meyve sularını içebilirsiniz­. Eğer serinlemek amacı ile içiyorsanız meyve suları, soda veya suyun koladan daha serinletici olduğunu göreceksiniz­. Kafei­nin uyarıcılığına ihtiya­cı varsa, daha doğal, daha uzun tesirli uyarıyı alıştır­ma ve iyi besinlerden  bilhassa karmaşık karbonhidratlar ve protein­den  veya sizi canlandıracak bir şey yapmaktan, dans etmek, koşmak da sevişmekten  ala­bilirsiniz­. Kafei­ni bıraktıktan sonra şüphesiz birkaç gün kendinizi kötü hissedecek, daha sonra her zamankin­den  iyi hissedeceksiniz­. (Ama şüphe­siz erken  hamilelikte görülmekte olan normal yorgunluğunuz devam eder)­.

Yalnız, yalnızca bir şey yapmak amacıyla kahve, çay veya kola içiyorsanız, bebeğiniz için iyi olan başka bir şey yapın­. Ona bir hırka örün, yürüyüşe gidin veya bir bebek karyolası bakmak amacıyla mağazaları gezin, akşam yemeği için sebze ayıklayın­. Eğer kafeinli içecekleri günlük alışkanlığın ı­zın bir parçası olarak kahve molası, gazete okurken  veya televizyon seyrederken  içiyorsanız, o alışkanlığın ı­zın yeri­ni ve ona eşlik eden  içeceği değiştirin­.

Kafei­nin yoksunluk belirtileri nasıl azaltılır?

Çay, kahve ve kola müptelaları­nın çok iyi bildiği gibi, kafei­ni bırakmaya karar vermek ile kafei­ni bırakmak farklı şeylerdir­­. Kafein tiryakilik yapan bir maddedir, ans ı­zın bırakanlar­da baş ağrısı, sinirlilik, uykusuzluk, bitkinlik ve uyuşukluk gibi yoksunluk belirtileri olmakta­dır­­. Bu nedenle kafei­ni yavaşça kesmek ve bir kaç günde güvenli düzey olan iki fincana indirmek daha iyi bir fikirdir­­. İki fincana alıştıktan sonra günlük miktarı her seferinde dörtte bir fincan azaltarak bir fincana inip, en  sonun­da hiç içmemeyi başara­bilirsiniz­. Ya da yoksunluk çağın­da yarı kafeinli, yarı kafeinsiz karışım hazırlayıp, yavaşça fincanınızı kafeinsiz kahveyle doldurmayı sürdürebilirsiniz­. Espresso sevenler bile kafeinlisi kadar lezzetli olan kafeinsiz espressoyla kendileri­ni yatıştıra­bilirler­.

Aşağıdaki önerileri dikkate alırsanız yoksunluk belirtileri daha az rahatsızlık verici ve başa çıkılışı daha ba­sit olacaktır­­.
Kan şekerini­zin ve bun­dan ötürü enerji düzeyini­zin düşmesine fırsat vermeyin­. Protein ve karmaşık karbonhidratlar­dan zengin besinleri küçük porsiyonlar halinde sık sık yiyin­.
Her gün açık havada egzersiz yapın­.
Uykunuzu alarak güne merhaba deyin. Uykunuzu almak kafeinsiz daha ba­sit olacaktır­­. Eğer sıfır kafeinli bir hayatın size göre olmadığına karar verirseniz ümitsizliğe kapılmayın­. Günde 1 veya 2 fincan kafeinli içeceğin sorun yaratmadığı ispatlanmıştır­­.