15 Aralık 2014 Pazartesi

Fazla Şeker Tüketiminin Zararları

Sponsorlu Bağlantılar:

Fazla Şeker Tüketiminin Zararları
Hemen her besinde bulunan şeker, şeker hastalığından erken yaşlanmaya kadar birçok olumsuz etkiye sebep olmaktadır. Bun­dan dolayı şeker tüketimi­nin bilhassa kişisel tedbir­ler alınarak azaltılması gerekmekte­dir­­.

Günde en  fazla 8 adet kesme şeker tüketilmeli
Şeker yalnız­ca pekmezde, balda, reçel­de bulunmamaktadır­­.  Gün boyu tüketilen  hazır meşrubat, süt, yoğurt, ekmek, bisküvi, galeta gibi birçok besinde de fazlaca miktar­da yer alır­­. Şeker kaynağı olarak yediğimiz karbonhidratlar günlük diyetimi­zin yüzde 55-60'ını oluşturmalıdır­­.  Diyabet hastası olmayan kişiler de her gün toplamda en  fazla 8 kesme şeker kadar şeker tüketmelidir­­. Tadı şekerli olan her gıdada kolay şeker bulunur­. Bunlar­dan kaçınmak, günlük şeker ihtiyacımızı karşıla­mak amacıyla kompleks karbonhidratlar­dan yararlanmak daha doğru olmakta­dır­­.  Kompleks karbonhidratlar lif de içerir­­. Bunların içinde bakliyat grubu başta gelmektedir­­. Sağlıklı beslenmek amacı ile işlenmemiş tahıl ürünleri tercih etmek gerekir­­.

Tatlı öncesi ve daha sonrası egzersiz
Mutlaka şekerli bir ürün tüketilmek isteniyorsa, yemeklerin ardın­dan küçük porsiyonlar olarak tüketmeye özen  gösterilmelidir­­. Bunun önce­leri ve sonra­sı yapılmakta olan egzersizler kalorisi ­ yüksek olan bu ürünlerin zararlarını azaltmada faydalı ola­bilir­­. Lakin diyabetik bulunanlara hipoglisemi nöbeti hari­cinde şeker öneril­mez­.

Meyveden  alınan şeker yeterlidir
Sağlıklı bir beslenme düzeninde günde 3 porsiyon meyve tüketilme­si uygundur­. Meyve şekeri­nin hızla kan şekeri­ni yükseltmeme­si için meyvenin yanın­da süt, ayran, yoğurt ya da kepekli bisküvi öneri­lir­­.

Yemekten sonra şekerleme aşırı şekerden  ola­bilir
Çok miktar­da şeker ve tatlı tükettikten  sonra bir­takım kişiler­de bitkinlik halsizlik ola­bilir­­. Bunun ardın­dan kısa bir uyku; yani halk arasın­da denildiği gibi şekerleme yapma isteği doğa­bilir­­. Lakin bu çe­şit bir durumla yüz yüze olan insanların diyabet yönün­den  taranması gerekir­­. Bu bireyler­de Postprandiyal hiperglisemi; yani yemek­ten  sonra şeker yükselme­si görüle­bilir­­.

Bir anlık rahatlama sağlayan tatlılar mutsuz edebilir
Tatlı­nın hem biyolojik hem de davranışsal açıdan rahatlatıcı etki­yi bulunur­. Fakat tatlı­nın beyinde bağımlılık yaratan etkisi, şekerli besinler yenmediği zaman mutsuzluk da yaratabilmektedir­­. Kişi genel olarak rahatla­mak istediği zaman hemen  şekerli olan tatlı ve çikolataya saldırıp ihtiyacın­dan çok daha fazlası­nı da tüketebilir­­. En ufak bir moral bozukluğun­da gerektiğin­den  fazla tatlı yemek ve ardın­dan gelen  kilo alımı pişmanlık yaşamanıza neden  olacaktır­­. Bu da tatlı­nın anlık rahatlatıcı etkisi­ni mutsuzluğa dönüştürecektir­­.

Esmer şekere de dikkat!
Esmer şeker; şeker kamışı veya şeker pancarı­nın ikinci şurubun­dan doğal olarak el­de edilmektedir­­. Rafine edilmediği için glisemik indeksi beyaz şekere oranla daha azdır; fakat buna aldanılmamalıdır çünkü sıralamada beyaz şekerden  hemen  sonra gelmektedir­­. Hat­ta esmer şeker kristalleri­nin daha küçük olmasın­dan ötürü daha fazla sıkıştırılmaktadır­­.  Kısacası aynı hacimde esmer şeker, beyaz şekere oranla daha kalorisi ­ yüksek olabilmekte­dir­­. Örneğin; 1 tatlı kaşığı esmer şeker 48 kaloriyken, 1 tatlı kaşığı beyaz şeker 45 kaloridir­­.

Şeker tüketimi­ni azaltmak amaç­lı 5 neden
* Şeker, kalp-damar hastalıkları ve şeker hastalığı riski­ni artırmaktadır­­.
* Cilt sıkılığını, esnekli­ğine imkan veren  ve deri hücreleri­nin devamlı yenilenmesine yardımcı olan kolajen  dokunun azalması, yaşlanan deride kırışıklığı artırmaktadır­­.
* Şekerin fazlası direkt olarak kana karışır ve yağa çevrilir­­. Bu yağ vücudun belli organların­da birikmekte­dir­­. Son zamanlar­da da fazlaca görülmekte olan karaciğer yağlanmasına sebep olmakta­dır­­.  Karaciğer yağlanma­sı da uzun süreçte sindirim bozukluğuna yol açmaktadır­­.
* Yüksek şeker düzeyi dikkat eksikliği, konsantrasyon bozukluğu, bilinç kapasitesi düşüklüğü ve öğrenme güçlüğü yapa­bilir­­. İleri dönemler­de ise kandaki yüksek şeker oranı ile hücre içi ile dışı arasın­da bulunan geçiş bozulup yıpranma hızlanır­­. Bunu önce periferik sinirler sonr­dan beyin izler­.
* Şeker yalnız­ca kilo artmasına neden  olmaz, metabolik hastalıkları da tetikler. Böbrek, göz, kalp gibi her organı olumsuz yönde etkileyebilmektedir.

Prof­. Dr­. Birsel Kavaklı